... SORUNU CÖZERSEN ONU BIR GÜN ICIN ÖZGÜR KILARSIN, BIR INSANA SORUNLARINI CÖZMEYI ÖGRETIRSEN ONU HAYATI BOYUNCA KENDINDEN EMIN KILARSIN. blog layouts

BIR INSANIN CAHIL OLDUGUNU BILMESI / ILME ATILMIS ILK ADIMDIR

Salı, Ekim 10, 2006

HOS GÖRÜ...


ani hep hoş görü hoş görü deniliyor ya.
Bugün hoşgörünün de ötesinde daha farklı bir husustan bahsetmek istiyorum.
Oruç tutmayanların anlayışlılığından ve iftar sofrasında gösterdikleri nezaketten.
Gerçekten de insanlar bir takım sebeplerden dolayı oruç tutmayabilir.
Kimisi bu ibadeti anlamlı bulduğunu ancak bünye olarak dayanamadığını söyler.
Kimisi çok ağır işlerde çalıştığından oruç tutamaz.
Kimisi sebebi belirsiz bir şekilde tutmak istemediğini söyler.
Ve en önemlisi kimisi oruç gibi bir ibadeti mantıklı bulmadığını söyleyebilir.
Hatta kendisinin Allah’a inanmayan bir ateist olduğundan bile bahsedebilir.
Tabii ki kimseyi yargılayacak değiliz.
Ancak iftar sofralarında rastladığım ve beni mutlu eden bir nokta şu:
Oruç tutmayan birisi iftar anında tüm bu sebepleri bir kenara koyarak aynı masayı paylaştığı kişiyi bekler.
Aynı masayı paylaştığı kişi ise elbette oruçludur.
Ama bu ibadeti yerine getirmese de, o özel anın gelmesini karşısındakiyle birlikte bekler.
Ezanın okunmasını yani.
Aceleci davranmaz.
Ve ezan okunduğunda sanki kendisi de oruçluymuş gibi oruçlu olan insanlara tabi olur.
İftarını açar gibi o da herkesle aynı anda yemeğe başlar.
Benim şahit olduklarım içerisinde güzel olan ise, her ne sebeple olursa olsun oruç tutmayan birisinin, oruçlu olanlara bu şekilde tabi olmasından asla ve asla rahatsızlık duymamasıdır.
Öyle ya : ben oruç tutmuyorum, ne yapayım o zaman bekleyecek halim yok ya ! demez.
Ya da dışarıya karşı kendisini uyumlu gösterme adına rol de yapabilir.
Ancak en güzeli, karşısındakinin düşüncesine , kendisi katılmasa dahi sadece lafla değil, eylemle de bu şekilde katılmaktır.
Hepimiz biliriz.
Hatta meşhur bir de söz vardır.
Sizin düşüncelerinize katılmıyorum ancak düşüncelerinizi ifade hakkınıza sonuna kadar saygı duyuyorum ve katılmasam da sizi sonuna kadar dinleyebilirim.
Bu verdiğimiz örnekte ise, karşı tarafın düşüncelerine katılmamak vardır. Ancak bu öyle bir katılmamaktır ki sadece sözle değil 'eylemle' de o kişinin yanında olursunuz.
Yani iftar saatini hep beraber beklersiniz.
Tutan tutmayan farketmez, hep beraber bir ramazanı daha yarıladık ya...
Selâmetle...
BAVER

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home